İsrail ordusunun kendi yaptığı soruşturma dahi, 7 Ekim’de yaşanan hezimetin boyutlarını gizleyemedi. Hamas’ın yıllarca planladığı operasyon karşısında İsrail güvenlik güçleri tam anlamıyla çöktü. 7 Ekim’e kadar "üstün istihbarat ağına" sahip olduğu iddiasıyla Ortadoğu’da korku salan işgalci rejim, operasyonu öngörmekten bile aciz kaldı.

Soruşturmaya göre, İsrail ordusu ve istihbarat servisi Hamas’ın bu denli büyük bir saldırı gerçekleştirebileceğine ihtimal dahi vermedi. Hamas, sistematik bir biçimde İsrail’in güvenlik zaaflarını gözlemledi, yanıltıcı bilgilerle düşmanı rehavete sürükledi ve en kritik anda darbeyi indirdi. İsrail ordusu şaşkınlık içinde kaldı, Gazze Tümeni tamamen çöktü ve hava kuvvetleri bile ne yapacağını bilemedi.

İsrail’in “güçlü” ordusu, daha ilk saatlerde yüzlerce kayıp vererek darmadağın oldu. İşgal rejimi, kendi askerlerini kurtarmak yerine "Hannibal Protokolü" ile rehin alınan İsraillileri dahi öldürmekten çekinmedi. Yani İsrail, kendi halkına bile ihanet etti.

İŞGALCİLERİN KİBRİ, DİRENİŞİN AZMİ

İsrail soruşturmasının sonuçlarını değerlendiren Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, işgalcilerin bu yenilgisinin Filistin halkının iradesinin üstünlüğünü gösterdiğini vurguladı. Kassam Tugayları’nın planlı ve disiplinli saldırıları, İsrail’in “yenilmez ordu” efsanesini yerle bir etti.

Hamas’ın istihbarat başarısı ve stratejik hamleleri, İsrail’in tüm askeri planlarını boşa çıkardı. Soruşturmada yer alan bilgilere göre, İsrail işgal ordusu, saldırıyı öngörme ve önleme konusunda ağır zaaflar yaşadı. Hamas’ın bölgedeki hareketliliğini fark etmesine rağmen bunu ciddiye almadı. Rejimin kibri, kendi felaketini hazırladı.

DÜNYA DENGELERİ DEĞİŞİYOR

7 Ekim yalnızca bir saldırı değil, uluslararası arenada da büyük bir kırılma noktası oldu. İsrail, yıllarca ABD ve Batı’dan aldığı sınırsız destek sayesinde yenilmez olduğu algısını oluşturmuştu. Ancak Aksa Tufanı, bu algıyı tarihe gömdü. İşgalciler, ABD’nin askeri desteği olmadan hiçbir şey yapamayacaklarını bir kez daha kanıtladı.

Bu hezimetin ardından İsrail’in bölgedeki gücü sorgulanırken, Filistin mücadelesi küresel çapta daha fazla destek gördü. Latin Amerika’dan Asya’ya kadar birçok ülke, İsrail’in zulmüne karşı ses yükseltti ve Filistin davasına destek mesajları gönderdi. Bugün artık dünya, İsrail’i değil, Filistin direnişini konuşuyor.

7 Ekim, yalnızca askeri bir yenilgi değil, bir paradigmanın çöküşüydü. İsrail’in “dokunulmaz” olduğu efsanesi, bir günde tarihe karıştı. Aksa Tufanı, emperyalizmin bölgedeki ileri karakolu olan İsrail’in en zayıf halkaya dönüştüğünü ve Filistin direnişinin artık yeni bir aşamaya geçtiğini kanıtladı.