Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, TRT Haber Özel yayınına katılarak zorunlu eğitim süresine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Sanayi ve ticaret sektörlerinden gelen “nitelikli eleman” talepleri doğrultusunda yeni modellerin titizlikle incelendiğini belirten Tekin, bu önerilerin uygun bulunması hâlinde Kabine'de değerlendirilip karar alınabileceğini söyledi.

3 Model Masada

  • 3+1 Eğitim Sistemi: Lise eğitimi 3 yıl zorunlu olacak, 4. yıl ise üniversiteye hazırlık isteyenler için isteğe bağlı hale getirilecek.

    Tepkiler sonuç verdi: İsrailli şarkıcının konseri iptal edildi Tepkiler sonuç verdi: İsrailli şarkıcının konseri iptal edildi
  • 2+2 Eğitim Sistemi: 2 yıl zorunlu lise eğitiminin ardından, isteyen öğrencilere 2 yıl daha eğitim hakkı tanınacak. Bu süreçte mesleki eğitim merkezlerine, açık öğretime ya da istihdam programlarına yönlendirme yapılabilecek.

  • Yaş Modeli: Lise öğrencilerinin 16 yaşını doldurduklarında diploma alabileceği bir sistem üzerinde duruluyor.

Bu düzenlemelerin amacı, gençlerin meslek hayatına daha erken katılmasını sağlamak ve sektörlerin ihtiyaç duyduğu ara eleman açığını kapatmak.

Eğitim Hayatı Geciktiriyor, Gençliği Oyunda Tutuyor

Mevcut eğitim sisteminin insan hayatındaki karşılığı artık bir çileye dönüşmüş durumda. Lise, üniversite, askerlik derken gençler 30 yaşına varmadan iş hayatına bile giremiyor. Meslek edinmeden, hayatı tanımadan, aile kuramadan geçen yıllar, adeta nesillerin heba edilmesi anlamına geliyor.

Star Haber yazarı Yakup Köse’nin ifadesiyle: “Bir genç en iyi ihtimalle 22-23 yaşında üniversiteyi bitiriyor. Sonra askerlik ve iş derken yaş 30’u buluyor. O yaşta aile kurmak da çocuk sahibi olmak da artık büyük mesele.”

Köse, tıp ve mühendislik gibi özel alanlar hariç, iş içinde eğitimin esas alınmasını; açık ve uzaktan eğitim imkanlarının cazip hale getirilmesini teklif ediyor. Özellikle 4 yıllık lise eğitiminin zorunluluğu sorgulanmalı. 18 yaşına gelmiş birini sınıfta tutmanın güçlüğü, eğitimciler tarafından da sıkça dile getiriliyor.

Eğitim, Batı’nın işgücüne adam yetiştirme politikasına indirgenemez. Eğitim, bir milletin istikbali ve istiklali ile doğrudan ilişkilidir. Eğer bu topraklarda bağımsız, haysiyetli ve üretken bir toplum inşa edilecekse; eğitim meselesi “nasıl yaşanmalı?” sorusunun cevabına göre yeniden şekillenmelidir. Sadece bilgi değil, hikmet temelli; sadece okul değil, hayat merkezli bir sistem kurulmadıkça, yeni modeller de pansuman olmaktan öteye geçemez.