Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya'nın güncellenen yeni dış politikasının onaylanmasına dair kararnameyi imzaladı. Rusya Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleriyle yaptığı toplantıda konuşan Putin, "Rusya Federasyonu'nun güncellenmiş dış politika konseptinin onaylanmasına dair kararname tarafımca imzalanmıştır" dedi.
"Eylemlerimizin geleceğe dönük planlanmasında uluslararası ilişkilerdeki tüm faktörlerin ve eğilimlerin göz önüne alınması, Rusya'nın egemenliğinin pekiştirilmesine, daha adil, çok kutuplu dünya düzeninin oluşturulmasındaki rolünün artırılmasına yönelik çalışmalar yapılması önem arz ediyor" ifadelerini kullanan Rus lider yeni dış politika konseptinin gelecekteki çalışmaların ve eylemlerin doktrinsel dayanağını teşkil edeceğini belirtti.
LAVROV: UKRAYNA HAREKATI DEVRİMCİ DEĞİŞİMLERE YOL AÇTI
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da yeni dış politika belgesini Putin'e sunarken Rusya'nın "düşman devletlerden" güvenliğine ve gelişimine yönelik "varoluşsal tehditlerle" karşı karşıya olduğunu söyledi. Rusya'nın "Batılı düşmanlarının Moskova yönetimini mümkün olan her şekilde zayıflatmaya çalıştığını" söyleyen Lavrov, Ukrayna'ya yönelik "özel askeri harekatın" başlamasının dünya meselelerinde artık Rusya'nın ana dış politika belgesine yansıtılması gereken "devrimci değişimlere" yol açtığını söyledi. Rusya Güvenlik Konseyi'nin televizyonda yayınlanan toplantısında konuşan Lavrov, yeni konseptin Moskova'nın "Rusya'ya karşı düşmanca eylemlere yanıt olarak simetrik ve asimetrik önlemlerin nasıl alacağını" ana hatlarıyla belirttiğini söyledi.
ABD BELGEDE ULUSLARARASI İSTİKRARA ANA TEHDİT OLARAK TANIMLANDI
42 sayfalık belge, Rusya'nın dünyaya bakışındaki değişiklikleri, özellikle de Batı ile giderek çatışmaya giren ilişkisini ortaya koyuyor. Rus diplomatlar için fiili bir el kitabı olan belge, ABD'yi "uluslararası istikrara yönelik ana tehdit" ve "Rus karşıtı tutumun itici gücü" olarak adlandırıldı.
Ancak belge aynı zamanda Moskova'nın Washington ile "barış içinde bir arada yaşama" ve "çıkar dengesi" aradığını da söylüyor ve iki ülkenin nükleer yeteneklerine atıfta bulunarak Rusya'yı ABD ile "stratejik istikrarı" sürdürmeye çağırıyor.
