Filistin’de neler oluyor?

Filistin, mâlum olduğu üzere dört parça hâlinde. Birincisi 1948’de kararlaştırılan topraklar. Diğer üç parça ise Kudüs, Batı Şeria ve Gazze. Tabiî ki, biz bu toprakları bir bütün olarak görüyoruz ve her bir parçası İsrail tarafından işgal edilmekte. İşgal her yerde. Gazze’de direniş devam ediyor. Evet, abluka var. Müslümanlar acı içerisinde yaşıyor. Yeterince ilaç yok, elektrik de günde en fazla sekiz saat geliyor. Geri kalan on altı saat, elektrik yok… Siz düşünün, hayatın ne kadar zor olduğunu. Çok yaralı var, Filistinli direnişçilere yeterince iyi tıbbî müdahalede bulunulamıyor. Bazı hastanelerde ilaç tamamen bitmiş hâlde. Gazze’ye açılan tek kapı var, o da Mısır’dan; Refah Kapısı. Oradan giriş-çıkış yapmak da çok zor. Hayat Gazze’de çok zor. Kudüs de ikiye bölünmüş olarak tanınmaya çalışılıyor. Doğu Kudüs ve Batı Kudüs olarak anlatılıyor. Fakat biz böyle görmüyoruz Kudüs’ü. Kudüs tektir, birdir. Batı-Doğu yok… Kudüs Yahudiler tarafından işgal altında tutuluyor.

Kudüs’teki Müslümanların vaziyeti nedir?

Bazı Yahudiler insanları namaz kılarken taciz ediyor; murabıtlar ise burayı savunuyor. Herkesin mâlumu, burası Müslümanlar için mukaddes bir yerdir. Yahudiler Mescid-i Aksa’da hak talep ediyor. “Sizin namaz kılmadığınız vakitlerde biz de burada hak talep edebiliriz.” diyorlar. Dolaşmak, gezinmek istiyorlar. Tabiî ki biz bunu istemiyoruz; direnişçiler sürekli Mescid-i Aksa’yı savunuyor.

Peki tüm bu menfilikler Müslüman direnişçileri daha da kuvvetlendiriyor mu? Müslümanların psikolojik durumları nasıl?

Açıkça söyleyeyim, Müslümanlar orada tek başına, etiyle kemiğiyle ve daha önemlisi imanıyla orayı savunuyor. Yahudiler silahlarla tam teçhizat saldırıyor; Filistinli murabıtlar-murabitûnlar ise elleriyle, taşla savunma yapıyor. Elhamdülillah. İşgalci Yahudiler hâlâ rahat değiller, korkuyorlar. Müslümanlar sürekli direniyor. Aksa’nın El-Amud Kapısı’nın önünde Müslümanların buluşup birleşmesini yasaklatmak istedi işgalci Yahudiler. Tabiî Müslümanlar bu yöndeki söylemlere kulak asmadı, direnmeye devam etti. Bir de Şeyh Cerrah Mahallesi’nde hâdiseler yaşanıyor.

Evet, Müslümanları evlerinden edip hânelerini yıkıyorlar.

İsrail, sahte vesikalarla (tapu) “bu evler” bizim diye hak talep ediyor. Çevre sakinlerine Türk hükümeti ile irtibat kurdu, oradaki vesikalar Osmanlı’dan kalma halbuki. Yahudilerin elindeki belgeler gerçek değil, sahte. Bu mahallede 1967 öncesinde Ürdün hükümeti yetkiliydi. Ürdün bu yeri Şeyh Cerrah Mahallesi’ndeki Müslümanlara verdi. Yahudiler evleri istiyor, zorla yıkım yapıyor; fakat inşallah Müslümanlar kazanacak.

İnşallah… BAE, Fas ve Bahreyn İsrail ile ilişkileri “normalleştirme” yolunda adımlar atıyor. Buna dair anlaşmalar da yapılmıştı.

Maalesef… Filistinli Müslümanlar, “arkamızdan vurulduk” diyor. Maddî manevî destek beklerken, BAE, Fas ve Bahreyn İsrail ile normalleşmeye çalışıyor. Filistin davasına hiç faydaları yok. Normalleşme adımları için de “Filistin halkı için böyle yapıyoruz.” diyorlar.

Bu da işin kılıfı herhalde.

Öyle… Filistinliler bunun farkında, “yalan söylüyorsunuz” diyorlar. Filistin için çalışsalar, direnişe destek verirler. İşgalci devleti kabul ettiler, abluka var. ABD, Kudüs’ü İsrail’in “başkenti” ilân etmişti değil mi?

Evet, Donald Trump başkan iken.

Niçin kabul etti Fas bunu? Kudüs Komisyon Başkanlığı’nı Fas yönetiyor. Fas maalesef İsrail ile normalleşmeye çalışıyor. İsrail “Kudüs bizim başkentimiz!” demişti. Fas ise “Kudüs Filistin’in başkenti.” diye cevab vermişti. E şimdi neden bu normalleşme adımları? Nasıl kabul edilebilir bu? Kaç Filistinlinin evi yıkılıyor? Kaç Müslüman İsrail tarafından katledildi ve katlediliyor?

Müslümanlar arasında da birtakım sıkıntılar var mı?

Batı Şeria’da iki sıkıntı var. İsrail devleti birinci sıkıntı… İkincisi ise Mahmud Abbas’ın hükümeti. İsrail mahkemelerince Şeyh Raid Salah hakkında iki sene ev hapsi hükmü verilmişti. Bir de bununla beraber yaklaşık 500 Müslüman hapishanede bulunuyor. Bu Müslümanlar da bir ay önce protesto yapmıştı. Filistinli Nizar Banat Bey öldürüldü. Nizar Banat açıkça Abbas’ı eleştiriyordu. Abbas’ın hükümeti hırsız, yolsuzluk var ve Filistinlilere yeterince yardım etmiyor.

Mahmud Abbas hükümetine yönelik başka protestolar var mı?

İnsanlar Mahmud Abbas’ı protesto etti. Fakat İsrail polisi tarafından gözaltına alındı. Yaklaşık 500 kişi gözaltında. Bu Müslümanlar Filistin’in tüm topraklarının özgür olması gerektiğini söylüyordu. Yahudilerin Aksa’ya girmesini istemiyorlardı.

Maalesef dünyada hemen herkes İsrail’e göz yumuyor. Birleşmiş Milletler İsrail aleyhine birçok karar verdi ama bu kararların arkasında durulmadı. ABD ve bazı Arap rejimleri İsrail’i kolluyor.

Türkiye bu denklemde nerede bulunuyor?

Türkiye hükümeti, Filistin halkına maddî ve manevî destek veriyor. Türkiye’nin sesi dünyada gür çıkıyor. “Kudüs Filistin’in başkentidir.” diyor. Allah razı olsun. Daha çok destek lâzım, Filistin işgâl altında. Müslümanların kıyısı dahi yok denize. Türkiye, Endonezya, Mali, Pakistan ve Suudi Arabistan, Filistin’e daha fazla destek vermeli. Müslümanlar bunu gözetiyor.

Allah tüm Müslümanların yardımcısı olsun.

Amin!