Alman haber ajansı AFP, Scholz’un bu ifadeleri, sosyal demokrat siyasetçinin dün (Salı) Fransa’nın Strazburg şehrinde Avrupa Parlamentosu önünde yaptığı konuşmada kullandığını belirtti.
Scholz konuşmasında, “Nostalji yaparak ‘küresel Avrupa gücü’ hayaline sarılanlar ve ulusal süper güç fantezilerine hizmet edenler, geçmişe takılıp kalanlardır. Diğer ülkelerin, Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi iki veya üç gücün egemen olduğu iki veya üç kutuplu bir dünya düzenini kabul etmemeleri doğru olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Scholz böylece Avrupa Birliği’ni, ABD ile Çin’in yanı sıra üçüncü bir büyük güç yapmak isteyen ve Avrupa için mümkün olduğunca çok ‘stratejik özerklik’ sağlamaya çalışan Macron’dan uzaklaşmış oldu.
Scholz ayrıca, “Avrupa dünyaya yönelmeli” diyerek, yarının dünyasında Avrupa’nın iyi bir yere sahip olması için yapılması gereken görevin, açıklığı ve iş birliğini artırmak olduğunu öne sürdü. Scholz, Avrupa’nın ‘Diğer ülke ve bölgelerin ne üstünde ne de altında, diğerleriyle eşit ve yan yana bir yerde’ olması gerektiğini belirtti.
Scholz, 21. yüzyılın dünyasını ‘çok kutuplu’ hale getirmeyi amaçlayan dış politikasının temel fikirlerini yineledi. Söz konusu politika, Scholz’un görev süresinin ilk üç ayında sadece ABD ve Çin’e değil, diğer birçok küçük ülkeye de seyahat etmesine neden oldu.
Scholz konuşmasında “Asya, Afrika ve Güney Amerika’da yeni ekonomik, demografik ve siyasi ağırlık merkezleri ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.
