Hürriyet Gazetesi Yazarı Abdulkadir Selvi, son AK Parti MYK'sında konuşulan önemli bir bilgiyi köşesine taşıdı.

Yapılan toplantıda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Şanghay İşbirliği Örgütü Zirvesi'ne katılmak üzere gittiği Semerkant'ta, Suriye rejimi lideri Beşşar Esed ile görüşüp görüşmeyeceği gündeme geldi.

AYNI CÜMLEYİ İKİ KEZ KURDU: KEŞKE ESAD ÖZBEKİSTAN'A GELSEYDİ, GÖRÜŞÜRDÜM

Selvi, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun, "Esad Şanghay beşlisine gelmiyor. Böyle bir davet de yok" açıklaması yaptığını ve ardından Erdoğan'ın söz alarak, "Keşke Esed Özbekistan'a gelseydi, görüşürdüm. Ama o oralara gelemez. Onun yüzünden, onun tutumundan dolayı Suriye bölünmek üzere. O kendi iktidarını korumak için muhaliflerle savaşa tutuştu. Kendi iktidarını korumayı tercih etti. Kendi kontrol ettiği alanları korumayı düşündü. Ama büyük toprakları koruyamadı" dediğini aktardı.

Sözlerinin devamında ikinci kez "Keşke Özbekistan'a gelseydi, görüşürdüm" diyen Erdoğan, ardından şu cümleleri kullandı:

"Bunları yüzüne karşı söylerdim. Biz o zaman kendisine 'Bak, böyle yaparsanız Suriye bölünür' dedik. O muhalifler için bunlar kalabalık ama silahları yok diye düşündü. Bizim uyarılarımızı dikkate almadı. Ama oraya Amerika'nın, Rusya'nın gireceğini düşünmedi. Kendi iktidar alanını korumayı tercih etti ama Suriye'nin büyük topraklarını koruyamadı."

"PUTİN FIRSATI SUNUNCA ERDOĞAN ELİNİN TERSİYLE İTMİYOR"

Selvi yazısının sonunda, Erdoğan'ın Esed rejimiyle girilebilecek yeni sürece soğuk olmadığını söyledi:

"Soçi Zirvesi'nden sonra Esad'la doğrudan temas kurulması gündeme gelmişti. Şanghay toplantısından sonra bu sürecin daha da hızlanacağını düşünüyorum. Çünkü Putin, Ukrayna Savaşı'ndan önce Türkiye'nin Esed'le doğrudan ilişki kurmasını istemiyordu. Ancak Ukrayna'dan sonra rejimle doğrudan temas kurmayı kendisi önerecek hale geldi. Diplomaside konjonktür önemlidir. Putin bu fırsatı sununca Erdoğan elinin tersiyle itmiyor. Tam aksine yeni süreci değerlendirmeyi tercih ediyor."