Hamas’ın İsraillileri 7 Ekim’de gafil avlamasından sonra intikam peşinde koşan İsrail, Gazze’de taş üstünde taş bırakmıyor. Yapılan saldırı sözde Hamas’ı cezalandırmak için görünse de bütün Gazze halkı ölümle cezalandırılıyor. İsrail her ne kadar Hamas’ın saldırısının intikamını aldığını söylese de Hamas saldırmadan önce de on binlerce Filistinliyi keyfi öldürdüğünü hepimiz biliyoruz.

Ancak bu sefer kayıpları çok fazla olduğu için Gazze’de tek bir canlı bırakmaya niyetli değil. Filistinlilerin iki seçeneği var. Ya ölecekler ya da göçecekler. Ama eğer göçerlerse yurtları kalıcı olarak işgal edilecek ve bir daha dönemeyecekler. Bu hengâmda dünya ve Türk kamuoyu ikiye bölünmüş durumda. Anketlere göre dünyanın geneli Filistin’deki zulme karşı çıkıyor. Batıda hükümetler İsrail’i desteklerken halk Filistin’den yana tavır koyuyor. 

Türkiye’de çoğunluk Filistin’den yanayken, sesi çok çıkan bir kesim içlerindeki vahşet duygusu üzerinden İsrail’le gönül bağı kuruyor. Kötülük kötülükten yana olur tamam da bunu yaparken attıkları iftiralar kabul edilir cinsten değil. En büyük argümanları Arapların/Filistinlilerin Osmanlıya ihanet etmesi… Bir iki iltifat uğruna zaman ve mekâna göre tarihi yanlış anlatan şöhret meraklısı yaşlı zatlar da “Evet ihanet etti” deyince zulmü alkışlayanlar haklı olduklarına inanıyorlar. 

Oysa ortada ihanet yok. İçlerinde üç beş hain varsa da bu durum tüm halka hain demeyi gerektirmez. Hadi gerçekten hainlik ettiler diyelim ya da toprak satmış olsunlar. Geçmişteki bir hadise İsrail’in bugünkü zulmünü paklayabilir mi? Destekleyenlerin zulme ortak olduğu gerçeğini değiştirir mi? Hem değil mi ki aynı kişiler Osmanlıdan nefret ediyor? Araplar ya da Filistinliler Osmanlıyı sevmiyordu da kendileri seviyor mu? Sabah akşam Osmanlıya küfür etmiyorlar mı? Bu durumda kendileri de hain olmuyor mu? Ayrıca Osmanlıyı Araplar ortadan kaldırmadı. Kaldıranlar içimizden birileri değil mi? İhaneti konuşacaksak Filistin’den değil de Anadolu’dan mı başlasak?

Ya da başka zamana bırakıp tekrar Filistin’e dönelim. Eğer Filistin/Araplar ihanet ettiyse Yunan, Bulgar, Sırp, Ermeni azınlıkların yaptığına ne diyeceğiz? İngiliz ve Fransızların Osmanlıyı işgalini ne yapacağız? Onlar iyilik mi ettiler? Onları da geçelim ve İsrail’e bakalım. İsrail’i kuran Yahudi elit Osmanlının dostu muydu? Osmanlının son döneminde Rusya ve Doğu Avrupa’dan kaçan Yahudileri bağrına basan Osmanlıya teşekkür etmeyi bırakın, üstüne bir de Filistin’de Yahudi devleti istediler. 

Osmanlı Arşivleri Genel Müdürlüğünün yayınladığı Osmanlı Belgelerinde Filistin isimli kitaptaki belgelere göre Rothschild ailesi ve Alliance Israiliyat gibi birçok STK usulsüzce ve gizlice toprak aldı. Bazen oldu halkı yüksek faizle borçlandırıp karşılığında topraklarını aldılar, bazen de tapu memurlarına rüşvet vererek işlerini gördüler. Filistin’de bunlar olurken Theodor Herzl ve Ritter von Newlinsky gibi Yahudiler İstanbul’a gelerek Filistin’e karşılık tüm borçların ödenmesi ve büyük Yahudi medyasının desteğini önerdiler. Olumsuz cevap alırlarsa kendi bildikleri yoldan devletlerini kurmakla tehdit ederler ve sonunda Abdülhamit’i devirerek ve İngilizlerle anlaşarak bugünkü İsrail’in kuruluşuna giden yolu açarlar. 

Bizdeki İsrail muhipleri bu ihanete rağmen yine de İsrail’in zulmüne destek çıkabiliyorlar. Belli ki ya tarih bilmiyorlar ya da Arap (ve daha derinlerde) İslam nefreti vicdanlarını kör etmiş. Doğrudan ve haklıdan yana olmak insan olmanın gereğidir. Çeşitli bahanelerle zalimi destekleyenlerin kalbi muhakkak zulümden haz alıyordur. Muhtemeldir ki ellerine fırsat geçse onlar da zulmeder ve ihanet ederler. Allah hiçbirine fırsat vermesin. 

Sosyolojik sekülerleşme yaygınlaşıyor ve derinleşiyor Sosyolojik sekülerleşme yaygınlaşıyor ve derinleşiyor

İbrahim Karataş, Yeni Akit