Brics bildirisi: Gazze’de tam çekilme ve kuşatmanın kaldırılması
Zirvenin ortak metni, Gazze’nin Filistin’in “vazgeçilmez parçası” olduğunu vurguladı; İsrail güçlerinin Gazze Şeridi ve işgal altındaki tüm Filistin topraklarından tamamen çekilmesini, kuşatmanın kaldırılmasını ve insani yardımın engelsiz şekilde girişini talep etti. Bildiri, kalıcı ateşkesin derhâl ilan edilmesini “uluslararası meşruiyetin testi” olarak tanımladı.
Ankara’nın mesajı: Saldırganlık küresel krize dönüşüyor
“Çok Taraflılığın Güçlendirilmesi” oturumunda konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze’deki soykırımın bölgenin onlarca yıllık kalkınma birikimini yok ettiğini belirtti. Fidan, İsrail’in yayılmacılığının durdurulmaması hâlinde krizin yalnız Ortadoğu’yu değil küresel barış mimarisini zedeleyeceğini söyleyerek uluslararası kurumları etkili adımlara çağırdı.

Filistin lehine ortak zemin: İşgal politikalarının tecridi
Hem Brics metni hem de Fidan’ın konuşması, kuşatmanın kaldırılması, sivillere engelsiz insani erişim sağlanması ve işgal ordusunun geri çekilmesini barışın asgarî eşiği olarak tanımlıyor. Zirve, İsrail’in ateşkes önerilerini reddetmesinin “tek taraflı statü dayatma” girişimine dönüştüğünü ve Tel Aviv’i diplomatik tecride sürüklediğini kaydetti.
Brics–Türkiye yol haritası: Çok taraflı baskı ve hukuki adımlar
Çekilme ve ateşkes sağlanmadıkça Brics üyeleri diplomatik baskıyı artıracaklarını, Uluslararası Ceza Mahkemesi süreçlerine destek vereceklerini açıkladı. Türkiye de bölgesel girişimlere öncülük ederek hem siyasi hem hukuki zeminde işgalin karşısında durma kararlılığını vurguladı. Böylece yükselen küresel Güney blokuyla Ankara’nın tezleri, İsrail’i uluslararası hukukun sanık sandalyesine oturtma hedefinde kesişti: Kuşatma kalkmadan barış olmayacak.





