Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde düzenlenen Büyük İstanbul Mitingi'nde konuşuyor. Sahneye Üstad Necip Fazıl’ın “Canım İstanbul” şiirindeki şu mısraları okuyarak çıkan Erdoğan:
“Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...
İstanbul,
İstanbul...
Yerle gök arasında nerede yaşamak istediğimizi sorsalar, vereceğimiz cevap hep, sadece İstanbul'dur" dedi.
Erdoğan daha sonra şu ifâdeleri kullandı:
Biz İstanbul'u candan, yürekten seviyoruz. Buradan Cumhurbaşkanlığına yürüdük ama bu yürüyüşü sizinle birlikte yaptık. Tekrar sizinle bu yollarda yürüyoruz.
Bugün İstanbul 14 Mayıs'ta birilerini emekliye sevk edecek. Resmi rakamlar elime ulaştı. Alanda 1 milyon 700 bin katılım var. İstanbul yapar mı? İstanbul sandıkları patlatır mı? Bu şehrin her bir insanını ayrı ayrı selamlıyorum. Biz de doğumdan bu yana İstanbul'u aşkla sevdik.
İstanbul, burası ortasından deniz geçen şehirdik. Burası tarih boyunca insanlığın göz bebeği olarak kalan şehirdir. Burası camileriyle medeniyetimizin şahikası şehir. Burası kökenine, inancına hiçbir farklılığına bakmadan kucaklayıp, bağrına basan şehir.
İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde bizlerle birlikte olduğunuz için her birinize şükranlarımı sunuyorum.
Kardeşlerim Atatürk Havalimanı bizim için eskiden seyahat ettiğimiz bir yer değildir. Bu CHP'nin ülkede dikili taşı, ağacı yok. Milletim 14 Mayıs'ta gereken cevabı sandıkta verecek. Biz vatanımızı böldürtmeyeceğiz. Bu terör örgütleriyle gezen Kılıçdaroğlu'na ülkemizi böldürtmeyeceğiz.
Bu kardeşinizi FETÖ'cüler ailesiyle birlikte öldürmeye geldi
Bu kardeşinizi FETÖ'cüler ailesiyle birlikte öldürmeye geldi. Gece buraya indik. Bay Bay Kemal Bakırköy Beleyesi'ne gidip kahve içti. Yalan bol bunda, 'haberim olsa beklerdim' dedi. Hayatı yalan. Ama bizim ona ihtiyacımız yoktu on binler buradaydı. Milli iradenin şahlanışı 15 Temmuz'da rahatsız olanlar buradan her geçtiklerinde yine rahatsız oluyorlar.
Neden mitingini burada yapmadı da Maltepe'de yaptı? Bu kabuslarını hiç bitirmeyeceğiz. Gümbür gümbür sandıklara gidiyor muyuz? Ben size inanıyorum. Siz İstanbul'sunuz. İstanbul 'Evet' derse bu iş biter. İstanbul 'Birilerini emekli edeceğiz' derse, bu iş biter. Biz bugüne kadar milletimizle yol yürüdük.
Siz inanıyorum güveniyorum. Siz tamam derseniz bu iş bitmiştir.
Avrupa'nın gazeteleri dergileri var ya şimdi onlar izliyor. Atatürk Havalimanı'nda ne oluyor? Öyle bir ses verin ki 14 Mayıs'ta sandıktan çıkacak sonucun müjdecisi olsun.
Sizlerle beraber bu yolu gümbür gümbür yürürüz. Bu seçim döneminde gittiğimiz her şehirde havalimanında miting meydanına kadar attığımız her adımda milletimizin sevgisine coşkusuna tanık olduk. Heyecan muhteşemdi. Hepsi kararı vermişti. Bu tablo bize başbakan ve cumhurbaşkanı olarak 21 yıldır hizmet verdiğimiz milletimizle aramızdaki bağın ne kadar güçlü olduğunu gösterdi.
Bugün bu muazzam iklimde sizlerle biraz olsun dertleşmek istiyorum. Bizim İBB başkanlığından beri yapamayacağız şeyi söylemiyoruz. Söylediğimiz her şeyi de yapıyoruz. Ülkemize kazandırdığımız her esere takoz koyuyorlar. Milletimize verdiğimiz her esere kara çaldılar. Bu hükümet dünyanın en doğru şeyini de yapsa biz yine karşı çıkacağız diyorlar. Biz sözümüzü hep milletimize söylüyoruz. Eser ve hizmetimiz yarışımızı da muhalefetle değil kendimize kendimize yapıyoruz.
"Gezgin" Ekrem'e tepki
Bizden sonra da İstanbul'un başındaki adam rezil etti. Şimdi de sel bastığı zaman bunun gittiği yer belli; ya yurt dışı ya da Bodrum. Şimdi de bay bay Kemal talimat vermiş. Çık Van'a git. PKK ile anlaşmışlar onların işaretini yapıyorlar. Ekrem, sen Trabzonlusun. İstanbul'a hizmetkar olmak varken senin oralarda ne işin var. İstanbul, Ankara, İzmir çok çekti. Yeter... Bunların hepsine ders verip emekli etmeye hazırlanıyor muyuz?
15 Temmuz gecesi millet darbeye direnirken tankların arasından süzülüp gidenlerin mesajı açık değil mi? Ülkemize 21 yılda eser ve hizmetleri hazandırdık. Milli geliri 3 kat arttırdık. 21 milyona iş ve aş sağladık. 10,5 milyon yeni konut yaparak ailelerimiz yuvaya konuşturduk. Bunları yeterli görmüyoruz. Son dönemde küresel krizlerin ülkemize yansıyan krizleri de biliyoruz. Kimi alanlarda sıkıntıların arttığının farkındayız. Konut ve gıda fiyatlarındaki artışı yok saymıyoruz. Zamanla tüm bunların hal yoluna girdiğini göreceğiz. Her sıkıntıyı çözdüysek bunların da üstesinden biz geleceğiz. Biz çözümün eriyiz. Biz ülkemizin sahip olduğu imkanları en doğru şekilde değerlendirebileceğimizi biliyoruz.
100 bin konteynerin kurulumu bitti
Türkiye 6 Şubat'ta bir depremle karşı karşıya kaldı. Çok insanımızı kaybettik. Biz 3 ayda yıkıntıları kaldırdık. Yeni konutların inşasına başladık. 100 bin konteynerin kurulumu bitti. Temeli atılan konut sayısı 59 bini buldu.
Son aylarda önceliğimizi deprem yaralarının sarılmasına ve yıkılan yerlerin ihyasına verdik. Depremin ülkemize maliyeti 100 milyar doların üzerinde. Biz küresel tefecilerden borç istemiyoruz. Biz tüm bu sorunların çözümü için gereken kaynağı küresel tefecilerinden borç dilenmekte değil kendi kaynaklarımızda arıyoruz. 300 milyar dolar Londra'dan alacakmış. Avucunu yalarsın. Senin gibi tefecilere borç vermezler. Onlar kime borç vereceğini bilirler.
Dünya faizi yükseltirken biz düşüyoruz. İstiyoruz ki yatırımcı gelsin. Yatırım ne kadar artarsa istihdam da artar. Eğitim sağlık adalet ve emniyette yükselteceğiz dedik. Her alanda alt yapı eksiklerimizi gidermeye devam ettik.
Sapkın LGBT'yi ve sapkın destekçilerini hedef aldı
Masanın üstüne altında kimler var hepsi birbirine karışmış. 'Erdoğan gitmeli' diye küresel kampanya başlatanlar bunları aynı kaba doldurup kaynatanlardır. CHP LGBT'ci mi? HDP LGBT'ci mi? İYİ Parti LGBT'ci mi? Masanın diğerleri bunlara 'hayır' diyor mu? AK Parti ve MHP asla LGBT'ci olmadı ve olmayacak. Cumhur İttifakı LGBT'ci olmayacak. Bunlar talimatı Kandil'den alıyor. Kapalı kapılar ardında görüşüp konuşuyorlar. Maalesef herkes kendisine verilen rolü oynuyorlar.