Ankara Üniversitesi’nde her yıl düzenlenen sözde bir etkinlikle Müslüman Türk milletinin milli ve manevi değeri hedef alınmaya devam ediliyor.

Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin organize ettiği “inek bayramı” adı verilen sözde şenliğin "inek duası" bölümünde, her yıl olduğu gibi sarık ve cübbe giyen bir şahıs tarafından Müslümanların değerleriyle alay edildi.

Cübbe ile sarığı kullanarak imam rolüyle sahneye çıkan İslam düşmanlarına Müslüman öğrencilerden sert tepki geldi. İslami değerleri aşağılamaya çalışan sözde öğrencilere tepki gösteren Müslüman öğrenciler “Hadsizler, kimsiniz siz” ifadelerinde bulundu.

Rezaletin sergilendiği sırada SBF dekanı Orhan Çelik de tepki göstererek, salonu terk etti.

Dekanın yuhalanmasına seyirci kalan güvenlik, tepki gösteren Müslüman öğrencileri salondan çıkardı.

Öte yandan 2016 yılında skandal etkinlik mahkemeye taşınmıştı. 2016 yılındaki etkinlikte sözde "inek duası"nı okuyan ve şu anda Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu’nun yedek üyesi olan Mehmet Can Tan hakkında, ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılaması’ nedeniyle dava açılmıştı. Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi Mehmet Can Tan’ın beraatına karar vermiş, karar istinafa taşınmıştı.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi, temyiz talebini reddederek ilk derece mahkemesinin verdiği kararı Ocak ayında onamıştı.

Mahkemenin beraat kararıyla cesaret bulan kesimler, "inek duası" provokasyonunu 6 yıl aradan sonra yeniden başlattı.

Tepki gösteren öğrencilere destek veren vatandaşlar, sosyal medyada sözde öğrencilere sert tepki gösterdi. Vatandaşlar, "Ahır varken üniversitede ne işleri var", "İneklere layık motifler kullansınlar", "Kim neye inanıyorsa inansın inançlara saygı duymak zorunda", "İslam ile dalga geçilmesine neden müsaade ediliyor?", "Üniversite yönetiminin suçu çok büyük" gibi tepkilerde bulundu.

Bu hadsizlere had bildirmenin zamanı geldi

Azılı İslam düşmanlarına bir kez daha hatırlatalım ki; her geçen gün aşikâr ettiğiniz din düşmanlığı karşısında yakın zamanda büyük bir tokat sizi bekliyor. O gün hiçbir yere kaçışınız olmayacak. Bu şımarıklığınızın hesabı da o zaman sorulacak.