Senelerdir üzerinde durduğumuz vatandaşın devlet projelerine ortak edilmesi mevzuunu, geçtiğimiz haftalarda Baran Dergisi’nin 777. ve 779. sayılarında da ifade etmiş ve şunları söylemiştik:

Borç ve kredi ihtiyacı, dünyanın neresinde ve hangi zaman diliminde olursa olsun varlığını sürdürecektir. Yatırım için girişimci ruh taşıyan, ama sermayesi olmayan insanlara, sermaye edinme yollarının açılması bir ülkenin ekonomik güçlülüğü için zaruridir. Ancak bu ihtiyacı gidermek adına faiz karşılığı kredilere ufaktan dahi olsa yol verirseniz, borç bulma yöntemlerinden birisi haline getirirseniz, er ya da geç diğer bütün yolları kapamış olursunuz. Böylece yatırım yapan girişimciyi değil, onun enerjisiyle beslenen bankerleri, dolayısıyla kapitalist sistemi desteklemiş olursunuz. Ülke ekonomisi büyüdükçe paylaşımın gayet dengesizleştiğini, faiz ödemesi mecburen maliyet içinde hesaplanacağından, bu farkın halka ödetildiğini de görürsünüz.

Kısacası; yatırım konusunda yaşanan sıkıntıların çözülmesi adına devletin, biriktirdiği değeri nasıl kullanacağını düşünen halkı büyük projelere ve şirketlere ortak etmesi gerektiğini hatırlattık.

A Haber’e konuşan Maliye Bakanı Nureddin Nebati de, “Yatırım fonlarındaki kar paylarına istisna getirdik, gelire endeksli senetler… bunlar kullanılan yöntemler; köprü, yol, havalanı. Bunlara ortaklık senetleri çıkacak.” açıklamalarında bulundu.

Böylece vatandaş 0 faiz gelirle köprü, otoyol, baraj ve havalimanlarına ortak olacak.