Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile Maraş depremlerinden etkilenen Kilis'te, Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen iftar programına katıldı.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre, programdaki konuşmasında geçen hafta Hatay ve Maraş'ı, bu hafta önce Adıyaman'ı, ardından da Antep'i ziyaret ettiklerini anımsatan Erdoğan, "Şimdi de bir kez daha hem acınıza hem ramazan sevincinize ortak olmak hem de sizlere yalnız olmadığınızı hissettirmek için Kilis'teyiz. 11 vilayetimizin, 11'ini de tamamlayacağız. Diğer kalan 6 vilayetimizi de dolaşarak bütün depremzede kardeşlerimizle bir arada olacağız" ifadelerini kullandı.

'KİLİS'TE 3 BİN 40 BİNA KULLANILMAZ HALDE'

Kilis'te 5 bin 41 bağımsız bölümden oluşan 3 bin 40 binanın yıkık, ağır ve orta hasarlı olarak kullanılamaz hale geldiğini aktaran Erdoğan, "Bakan arkadaşlarımızı süratle ilimize görevlendirmek suretiyle ilk günden itibaren çalışmaların koordinasyonunu Kilis'te de Ticaret Bakanımla yürüttük. Belediyelerimizin imkanlarını ve personellerini bölgeye toplayarak, altyapı ve üstyapı sorunlarının çözülmesini temin ettik. AFAD ve Kızılay ile iş birliği içinde belediyelerimiz çalışmalarına kesintisiz devam ediyor. Kilis'te hayat tekrar eski düzenine kavuşuncaya kadar devlet kurumlarımız ve belediyelerimiz sizleri yalnız bırakmayacak" dedi.

"Sadece yıkılanı yapmakla yetinmeyecek, Kilis'i eskisinden çok daha güçlü ve bayındır bir şekilde yeniden ayağa kaldıracağız" diyen Erdoğan, "Kilis dahil birçok ilimizde hasar tespit faaliyetlerinden enkaz kaldırmaya tüm çalışmalar hızla yürüyor. Deprem konutlarımızın inşası noktasında, zemin etütleri biten yerlerde temelleri atıyoruz. Depremzedelerimizi bir an önce içinde huzurla yaşayacakları, kendilerini emniyette hissedecekleri kalıcı konutlara kavuşturmak istiyoruz" şeklinde konuştu.

'KÖY EVLERİNİN BİR KISIMINI BAYRAMA KADAR YETİŞTİREBİLİRİZ'

- "Köy evlerinin bir kısmını bayrama kadar yetiştirme durumumuz olabilir"

Kilis'te 1643 afet konutu ve 2 bin 628 köy evi inşa edeceklerini söyleyen Erdoğan, "Şehrimizde yapılacak toplam mesken sayısı 4 bin 271'i buluyor. Bunlardan 649 konutun temelini bugün attık, 486 köy evimizin ihalesini de yaptık. Böylece afet bölgesinde toplam 67 bin 50 konut ve köy evinin yapım süreci başlamış oldu" dedi.

Depremden etkilenen şehirlerde toplamda 650 bin konut inşa edeceklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"İnşallah bu konutların 319 binini bir sene içerisinde bitirip, hak sahiplerine teslim edeceğiz. Köy evlerinin bir kısmını belki de bayrama kadar inşallah yetiştirme durumumuz olabilir. Bu konuda Bakanımız çok kararlı, işi takip ediyor. Milletimize sözümüzü tutabilmek için deprem bölgesinde ülke tarihimizin en büyük inşa ve ihya seferberliğini başlattık. İş makinalarımız, kamyonlarımız, kepçelerimiz, beton mikserlerimizin yanı sıra mühendislerimiz, mimarlarımız, şehircilik uzmanlarımız, ustalarımız, işçilerimiz canla-başla çalışıyor. Çalışmalarımızı, şehirlerin demografisini, sosyolojisini, tarihini, sanatını, kültürünü, sanayisini, mimari yapısını koruyacak bir anlayışla yürütüyoruz. Özellikle bu süreçte yatay mimari ilkemizden asla taviz vermiyoruz, vermeyeceğiz. Konutlarımız, zemin artı 3 veya 4 katı kesinlikle geçmeyecektir."

'7-8 KİŞİYİ İDARE EDEMEYENLERDEN ÜLKEYİ İDARE ETMESİ BEKLENEMEZ'

Mevlana'nın "Ümitsizliğin ardında nice ümitler var/Karanlığın ardında nice güneşler var" sözlerini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:

"Allah'ın izniyle karanlığın ardındaki güneşler çok yakında doğacaktır. Sadece bu topraklardaki bin yıllık mazisinde nice saldırıyı savuşturan, nice yıkımın altından kalkan milletimiz, bu sancılı günleri de geride bırakacaktır. Milletin sıkıntısını ikbal kapısı gören kifayetsizlere aldırmadan, biz tedbire sarılıp takdire teslim olarak, afetle mücadelemizi yürüteceğiz. Bu süreçte ülkemizin hızlı karar alan, bunları başarıyla uygulayan dirayetli ve güçlü bir yönetime ihtiyacı bulunuyor. Daha bir masa etrafına toplanmış 7-8 kişiyi idare edemeyenlerin, 85 milyon vatandaşıyla tüm Türkiye'yi idare etmesi beklenemez. Hele hele teröristlerle el ele, omuz omuza, kucak kucağa dolaşanların benim ülkeme, Kilisime verebileceği hiçbir şey yoktur. Bunları nasıl Cudi'de nasıl Gabar'da nasıl Tendürek'te nasıl Besler Deresi'nde gömdüysek, Allah'ın izniyle 14 Mayıs'ta da siz, biliyorum ki sandığa gömeceksiniz. Türkiye'yi ve deprem bölgesindeki şehirlerimizi sürekli kavga eden, sürekli birbirlerinin kuyusunu kazan, ruhsuz, ufuksuz, vizyonsuz bir kumar masasının kaprislerine terk edemeyiz. Sizlerden 14 Mayıs'ta iradenize ve geleceğinize sahip çıkmanızı özellikle istirham ediyorum."