Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla geçtiğimiz gün Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, Bartın İl Müftüsü Çakar görevden alındı, yerine Van İl Müftüsü Ömer Keskin atandı.
Bartın İl Müftüsü Abdülcelil Çakar, geçen yıl hakkındaki çok sayıdaki iddialar üzerine soruşturma geçirdi. Soruşturma sonucunda Çakar’ın görevden alınmasının uygun olacağı belirtildi. Ancak müftü Çakar’ın müfettişlerin raporuna rağmen 7 ay görevine devam ettiği ortaya çıktı.
Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre 9 il müftüsü daha değişti. Van İl Müftülüğüne Gümüşhane İl Müftüsü Mehmet Sırrı Şık, Gümüşhane İl Müftülüğüne Hüseyin Gün, Ankara İl Müftülüğüne Adana İl Müftüsü Hasan Çınar, Adana İl Müftülüğüne Adıyaman İl Müftüsü Mehmet Taşçı, Adıyaman İl Müftülüğüne Şırnak İl Müftüsü Mehmet Taştan, Şırnak İl Müftülüğüne Ahmet Dilek, Mersin İl Müftülüğüne Kırklareli İl Müftüsü Aydın Yığman, Kırklareli İl Müftülüğüne Kars İl Müftüsü Yusuf Eviş ve Kars İl Müftülüğüne Hamza Bayram atandı.
Diyanet soruşturma başlattı
Erdoğan tarafından 2019/147 sayılı kararnameyle Esenyurt İlçe Müftüsü olarak görev yapan Abdülcelil Çakar, Bartın İl Müftüsü olarak atanmıştı.
Kentte 11 Temmuz 2019 yılında göreve başlayan müftü Çakar'ın kaldığı lojmanının su faturasının genel bütçeden ödendiği, lojman kirasının ödenmediği, camilerde toplanan yardım paralarının yerine ulaşmadığı ve müftülüğün özel giderlerine harcandığı ayrıca resmi araçların amacı dışında farklı yerlerde kullanıldığı ileri sürüldü.
Sözcü'nün aktardığına göre, iddialar üzerine Diyanet İşleri Başkanlığı kente müfettiş göndererek soruşturma başlattı.
Bartın müftülüğüne giden Diyanet İşleri Başkanlığı Müfettişliği görevlileri 06.07.2021 tarihinde Müftü Abdülcelil Çakar hakkında inceleme yapmaya başladı.
3 ay 22 gün süren incelemelerini 28.10.2021 tarihinde sonlandıran müfettişler Müftü Çakar hakkında ortaya atılan iddiaları tek tek rapor etti.
Herhangi bir ödeme yapmadığı belirlendi
Müfettişler yaptıkları incelemede müftü Çakar'ın 2020 yılı Nisan ayından itibaren lojmanda kaldığı ve 2020 yılı Nisan- 2021 yılı Temmuz aylarında İl Müftülüğü hizmet bürolarına su temin eden ve su faturası il müftülüğünün ilgili bütçe tertibinden ödenen su sayacından sağlandığını belirterek, Çakar'ın her hangi bir ödeme yapmadığını ortaya çıkardı.
Hizmet aracını özel işlerinde kullandı
Raporda yer alan bilgilere göre, müftü Çakar, müftülük hizmetlerine tahsis edilen Türkiye Diyanet Vakfı Bartın Şubesine ait hizmet aracını, şehir içi ihtiyaçları için kullandı.
Çakar, bahse konu araç ile Amasra ve İnkum'daki camilere denetim yapmak için gittiğini beyan etti.
Ancak, yapılan inceleme de müftünün beyanlarının gerçeği yansıtmadığı ve Çakar'ın eşiyle birlikte hizmet aracıyla şahsi işleri için gittikleri ortaya çıktı.
Müfettişler, müftü Çakar'ın hizmet aracını 2020 ve 2021 yılları muhtelif tarihlerde şahsi işlerinde kullandığını belirtti.
Misafirhaneye alınan eşyaları lojmanında kullandı
Kentte göreve başladıktan 1 ay sonra müftülük misafirhanesi için, çamaşır makinesi, buzdolabı, set üstü ocak, yatak, baza, başlık, iki adet çekyat ve bir televizyon alındı.
Alınan eşyaların faturası Türkiye Diyanet Vakfı'na kesildi. Ancak müfettişler yaptıkları incelemede alınan eşyaların müftü Çakar tarafından 2019 yılı Ağustos ayından 2020 yılı Nisan ayında kadar geçici olarak kaldığı misafirhaneye dönüştürülen dairede, daha sonra da taşındığı aynı binanın çatı katındaki lojmanda kullandığını tespit etti.
Lojmana kira ödemedi
Soruşturma raporunda, İl Müftüsü Abdülcelil Çakar'ın tayin olduktan sonra geçici olarak kaldığı misafirhaneye dönüştürülen daire ile daha sonra taşındığı aynı binanın çatı katındaki lojmana soruşturmanın başladığı tarihe kadar her hangi bir ücret ve kira ödemediği bilgileri de yer aldı.
Kınama cezası verilmesi talep edildi
Müfettişler yaptıkları incelemede, Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında istenilen bazı belgelerin müftü Çakar'ın bilgi ve talimatıyla gönderildiğini ve bu şekilde yürütülen soruşturmalarda usulsüzlük yapıldığını tespit etti.
Müfettişler, ayrıca Çakar'a isnat edilen suçların dördünden kınama cezası verilmesinin uygun olacağını dile getirdi.
Hem makamları kötü gösteriyorlar hem de kendilerini rezil ediyorlar
İmam, müftü, âlim gibi sıfatları haiz kişilerin diğer insanlara nazaran her meselede ve işte daha dikkatli olmaları ve temsil ettikleri makamların adını kötüye çıkarmamak adına daha özenli olmaları gerekirken, temsil edemedikleri gibi, hem o makamları hem de kendilerini rezil ediyorlar. Böylesi ağır bir mesele karşısında da Erdoğan’ın gösterdiği tavrı gösteremeyen müfettişler sadece kınama cezası vermekle yetiniyor.
Müftülerin denetlenmesi gerektiği gibi, müftülerin de imamları denetlemesi gerekiyor ki, bu zincir birbirlerini zinde tutacak ve imamların da halk ile irtibatı sağlam olacak, halkı diri tutacak. Fakat müftüler bu konuda eksik ve tembel davrandığı gibi kimi imamlar da müftülerin izinden gidiyor.
