Dünya genelinde her yıl yaklaşık 1.5 trilyon dolarlık gıda çöpe atılıyor. 3.5 milyara yakın insanın sağlıklı beslenemediği, 850 milyon insanın gıdaya erişemediği dünyada sadece israfı önleyerek bile bu kitlenin gıdaya erişimi sağlanabiliyor. Birleşmiş Milletler ve FAO gıda israfını azaltmak için çalışma yürütüyor. Hedef gıda israfını en az yüzde 50 azaltmak. Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkeler israfı önlemek için yasa çıkardı. İsrafın korkunç boyutlara ulaştığı ülkeler arasında Türkiye de yer alıyor. Peki, Türkiye'de israf nasıl önlenebilir? Yasa gerekli mi? Şu an neler yapılıyor? Gıda Kurtarma Derneği Başkanı Berat İnci ve İSTİB Başkan Yardımcısı Hakkı İsmet Aral, Sabah gazetesine konuştu.

​​​​​​​

Gıda Kurtarma Derneği Başkanı Berat İnci, gıda israfını önlemenin 3 boyutu olduğuna dikkat çekerek, "Farkındalık artırılmalı. Özel sektör, kamu ve halk israf yapıyor. İlk boyut burada bir farkındalığı oluşturabilmek. İkinci boyut ise regülasyonların iyileştirilmesi. Tabağa gelene kadar olan süreçte gıdada yüzde 50 bir israf söz konusu. Bunu azaltmak zorundayız. Tedarik zinciri sırasındaki israfı azaltmak için adımlar atılmalı. Üçüncü boyutu ise atık yapılmasını engellemektir. Atıkların azaltılması için ise 2 yol var. Bir caydırıcı yöntemler ile aksiyon alınması, ikincisi ise teşviklerin sunulması." dedi. Ve devam etti:

“Caydırıcı şeyler yapılmalı. Caydırıcılık israfın bir karşılığının olması, teşvik ise atığı azaltanlara bazı avantajlar sağlanması ve özellikle özel sektörü bu tarafa yönlendirmek.

Yine bir diğer önemli husus sivil toplum kuruluşlarının kapasitesi geliştirilmeli. Burası çok önemli. Çünkü düşünceleri ve uygulamaları halka STK'lar aracılığı ile ulaştırabilirsiniz.”

Berat İnci

Fransa, İtalya ve İspanya'daki yasalara dikkat çeken İnci, Türkiye'nin de yasa çıkarması gerektiğini söyledi.

“Fransa, İtalya ve İspanya'da olduğu gibi yasa bizde de çok önemli ve kesinlikle gerekli. Belediyeleri, özel sektörü, kamuyu, vatandaşı ancak yasa harekete geçirir. Yasa bu işin başlangıç noktasıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın önemli proje ve çalışmaları var. 'Gıdanı koru, sofrana sahip çık' oldukça etkili bir proje mesela.

Özel sektörün özellikle harekete geçmesi için kanunlar çok önemli. Mesela attığın atığa göre vergilendirme bir yöntemdir. Çünkü ülkemizde 100 ton atık atan da 1 ton atık atan da aynı parayı ödüyor. Vergide bir avantaj sağlamak teşvik edici olabilir. Sorunun çözümüne bir nebze de olsa katkı sağlar.”

Gıda israfı 1.6 milyar tonun üzerinde

İSTİB Başkan Yardımcısı Hakkı İsmet Aral da, “Koronavirüs öncesi gıda israfı 1.4 milyar tondu. Şu an 1.6 milyar tonun üzerinde. Yine 1.5 trilyon dolar gibi bir maliyet söz konusu. Gıda israfından kaybedilen 1.5 trilyon dolar ile 850 milyon gıdaya erişemeyen insan hiçbir şey yapmaksızın doyurulabilir.” dedi.

İ. Aral

Marketlere büyük cezalar kesiliyor

Aral, "Mesela Fransa'da marketlere yakın yerlerdeki çöpler tek tek inceleniyor. Orada marketlerin kullandıkları çöpler belirlenmiş durumda. Gıda atıldığı tespit edilirse o marketlere büyük cezalar kesiliyor. Marketler attıkları gıdayı bile bildirmek zorundalar. Avrupa gıda israfının önüne geçmek için artık cezalara başvuruyor. Bizim de bu yola girmemiz lazım. Yasalarla çerçeveyi çizmemiz gerek." şeklinde konuştu.