Verdiği demeçte siyonist rejimin saldırganlığını yeni bir boyuta taşıdığına işaret eden Eliyahu, kimseden onay beklemeden "Yahudilerin küresel ajandasını uyguladıklarını" söyledi. Tehdit dilini sürdüren bakan, "Kim bizi tehdit ederse, bize zarar vermesini beklemeden onu etkisiz hale getiririz" diyerek, terör politikasını savundu.
Eliyahu, İran'daki muhalif grupları bir piyon gibi kullandıklarını ve ülkedeki iç çatlakları derinleştirdiklerini şu sözlerle doğruladı:
"Doğrusu şu ki bugün İran muhalefetiyle birlikte çalışıyoruz. Bu bizim için büyük bir nimet. Onlar da kendilerini istismar edenlere (rejime) zarar vermek istiyorlar."
Siyonist bakanın sözleri, İran'ın kendi topraklarındaki muhalif unsurları kontrol altına alamadığını ve bu grupların dış güçler tarafından kolayca manipüle edilebilir birer enstrüman haline geldiğini ortaya koydu. Eliyahu'nun Gazze'deki direnişle İran'daki durumu kıyaslaması ise, bu iç zaafiyeti kullanarak Filistin davasını zayıflatmaya yönelik bir algı operasyonu olarak değerlendiriliyor.
