Selam ile…
Müslüman Anadolu halkının Allah buyruğu ve Resûl ölçüsü temeli üzerine kurduğu imparatorluğu, yüzyıllar boyunca birçok kez yıkma teşebbüsünde bulunan, defalarca üzerine Haçlı ordusunu gönderen; fakat bir türlü amacına ulaşamayan Batı, çareyi Türk’ü İslâm’dan ayırmakta bulmuş, bunu da içimize yerleştirdiği ajanlar eliyle gerçekleştirmiş, Türk’ü; adı Türk, küfür tip ve zümrelerinin inşa ve idare ettiği bir sisteme mahkûm etmiştir. 

Bugün ise Batı, kendi eliyle inşa ettiği sistemin pençeleriyle cebelleşiyor. Seçim yapılan ülkelerde hükümetler kurulamıyor, ekonomik buhrandan kurtuluşun yolu bulunamıyor, kendi aralarındaki anlaşmazlıklar her geçen gün daha da büyüyor. 

ABD’de başlayan Trump’ın azil süreci, İngiltere’nin Brexit sancıları, yine bu iki devletin çocuğu olan İsrail’de 2019 yılında yapılan her iki seçimde de bir türlü hükümetin kurulamaması ve ek olarak Avrupa’da yaşanan siyasî istikrarsızlıklar bunun en büyük misalleri olarak karşımıza çıkıyor. Demokratik sistem tüm dünyada, özellikle kendisini inşa eden Batı’da kilitlenmiş durumda. Her kilitlendiğinde bir savaşın çıktığını da son yüzyılda yaşananlar gösteriyor.

Kapağımızda bu mevzuyu işlerken Topal Şükrü Efendi’nin “Aferin Çarha ki Çattırdı Kuduzu Kuduza” mısraını manşetimize taşıyor, “ABD, İngiltere ve İsrail’de Siyasî Krizler Büyüyor” diyoruz. Çarh’ın mânâsını ise Kumandan Salih Mirzabeyoğlu’nun Tilki Günlüğü eserinden verelim: “Çare, kurtuluş yolu, hile, ufuk, tedbir, yardım, yol, bir defa, kere, vâri, ayrılık, neticeye varmak üzere maniaları kaldırmak için tutulması icabeden çıkar yol, çark, tekerlek, felek, gök, sema, ok yayı, tef, devreden, dönen, asker, hafiye, balık, Ağustos, talih, çakır doğan, ordunun ilerisinde bulunan askerlerin yaptıkları tâlim, FELÂK, sultan, dört.”
Kapak mevzumuzu “Global Hafakanın Kaynağı” başlıklı yazısında işleyen Ömer Emre Akcebe, “Demokratik düzenin temel şartı olan popülizm, hafıza, idrak, şuur, gelenek, kültür ve aidiyet duygularıyla beraber en başta yürürlükte olduğu memleketin milletini ifsad ediyor.” diyor ve demokrasi belâsından, önce kendimizi sonra da bütün dünyayı kurtarmak gibi bir memuriyetimiz olduğunu ifade ediyor.

Stratejist Yusuf Alabarda ile Trump’ın azil sürecini ve bu hafta başlayan BMGK’yı konuştuk.

Dergimiz sayfalarında Prof. Dr. Faruk Şen ile Avusturya’da yapılan seçimler, İngiltere ve Avrupa birliğinin hâlihazırdaki durumu üzerine yapmış olduğumuz bir söyleşimiz de bulunuyor. 

Anadolu Ajansı Kudüs muhabiri Esat Fırat ile İsrail’in içerisinde bulunduğu siyasî istikrarsızlığı ve Yahudi devletinin dünya politikasındaki konumunu konuştuk. Büyük bir alâka ile okuyacağınızı düşündüğümüz röportajda, çok söz edilmesine rağmen hakkında pek sağlıklı bilginin olmadığı İsrail iç politikasıyla alakalı ehemmiyetli malûmatlara ulaşabileceksiniz. Ayrıca İngiltere ve ABD’nin İsrail’e bakışı ile son BMGK’da İsrail’e karşı yapılan konuşmaların ne anlam ifade ettiğine de… Fırat, “Artık İsrail’e karşı inisiyatif alma zamanı geldi!” diyerek, tepkilerin lafta kalmaması gerektiğini de belirtiyor.

Çakal Carlos (S. Muhammed), Fransa eski cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın ölümü vesilesiyle, Chirac’ın politik kariyerinden ve Fransa için ehemmiyetinden bahsediyor. 

Faruk Hanedar, “Dil, Hukuk ve Hâline Şuuru Olmamak” başlıklı yazısında, “köksüz kelimelerin ve onlardan müteşekkil bir dilin, cemiyetin faydası nâmına bir düşünce biçimi doğuramayacağını belirtirken, öte yandan da aktüel hadiseler üzerinden Kemalist hukuk anlayışını ve bu anlayışın yetiştirdiği keyfiyetsiz hukukçuları tenkit ediyor.

Mimar Serkan Akın’la İstanbul’da yaşanan deprem vesilesiyle, “kentleşme politikaları, betonarme ve deprem” üzerine bir söyleşi yaptık. Akın’ın “kentleşme politikalarının millî güvenlik sorunu” olduğunu ifade ettiği mülakatı da alâka ile okuyacağınızı düşünüyoruz.  

Kerim Bozdağ, “Derviş Dedi ki!” başlıklı yazısında, yaşadığı bir hadiseyi anlatıyor ve istikamet noktasında İBDA’dan başka usûl beyan eden bir hareketin olmadığına değiniyor.

Ayrıca sizler için derleyip yorumladığımız haberleri de dergimizin sayfalarında bulabileceksiniz.

Nice sayılarımızda görüşmek dileğiyle…

Allah’a emanet olun…