Mısır'ın, Batı'ya duyduğu güvensizlik ve silah alımlarında karşılaştığı kısıtlamalar nedeniyle Çin'den uzun menzilli hava savunma sistemleri ve ek askeri teçhizatlar tedarik ettiği bildirildi. Mısırlı Emekli Tümgeneral Samir Farag'ın devlet televizyonunda yaptığı açıklamalarla, Kahire'nin Çin yapımı HQ-9B uzun menzilli hava savunma füze sistemlerini operasyonel olarak kullanmaya başladığı resmen teyit edildi.
Yıllardır süren spekülasyonlara son veren bu doğrulama, Mısır'ın geleneksel Batılı tedarikçilerinden uzaklaşarak savunma kapasitesini çeşitlendirme stratejisinin en somut adımlarından biri olarak öne çıkıyor. Farag, Mısır ordusunun envanterinde Rus S-400 ve ABD yapımı Patriot PAC-3 sistemleriyle kıyaslanabilir yeteneklere sahip olan HQ-9B gibi modern platformların bulunduğunu vurguladı.
Batı'nın Kısıtlamaları Kahire'yi Pekin'e Yöneltti
Askeri uzmanlara göre, Kahire'nin bu stratejik yöneliminin arkasında, ABD ve Avrupalı ülkelerin Mısır'a yönelik uyguladığı kısıtlayıcı silah ihracat politikaları yatıyor. Mısır'ın ABD'den tedarik ettiği F-16 filosunun, modern AIM-120 AMRAAM füzeleri yerine hala eski nesil AIM-7 Sparrow füzeleriyle donatılmasına izin veriliyor. Benzer şekilde Fransa'nın, Mısır'a sattığı Rafale savaş uçakları için kritik öneme sahip uzun menzilli MICA ve Meteor füzelerinin satışını engellediği biliniyor.
Son olarak Almanya'nın, Mısır için üretilen IRIS-T SLM hava savunma bataryalarının sevkiyatını geciktirerek 2022'de Ukrayna'ya yönlendirmesi, Kahire'nin Batılı tedarikçilere olan güvenini sarsan bir başka gelişme oldu.
Buna karşılık Çin, Mısır'a siyasi ön koşullar veya kısıtlayıcı son kullanıcı anlaşmaları dayatmadan, ileri teknolojiye sahip sistemlere erişim imkanı sunuyor. HQ-9B sisteminin, benzer kabiliyetlere sahip Batılı ve Rus sistemlerine göre daha maliyet etkin olması da Kahire için cazibesini artırıyor.
Bölgesel Dengeler ve Stratejik Sonuçlar
HQ-9B sisteminin konuşlandırılması, Orta Doğu'daki askeri dengeleri de doğrudan etkiliyor. Yaklaşık 260 kilometre menzile ve 27 kilometre irtifa tavanına sahip olan sistem, AESA (Aktif Elektronik Taramalı Dizi) radarı sayesinde hayalet uçaklar gibi düşük radar kesitine sahip hedefleri dahi tespit etme yeteneğine sahip.
Bu durum, bölgede niteliksel askeri üstünlüğünü (QME) korumaya çalışan İsrail'in operasyonel planlamalarını daha karmaşık hale getiriyor. Ayrıca, Libya ve Doğu Akdeniz'deki gerilimler göz önüne alındığında, sistemin Mısır'ın Türkiye gibi bölgesel rakiplerine karşı caydırıcılığını artıracağı değerlendiriliyor.
Sadece Bir Savunma Sistemi Alımı Değil, Stratejik Ortaklık
Mısır'ın Çin ile olan savunma işbirliği, HQ-9B alımıyla sınırlı kalmıyor. Kahire, Pekin'den Wing Loong-1D silahlı insansız hava araçları (SİHA) da tedarik etmiş olup, Çin yapımı J-10C ve J-31 hayalet savaş uçaklarıyla da ilgilendiği belirtiliyor.
İki ülke arasındaki askeri ilişkilerin derinleştiğinin bir diğer göstergesi ise Mısır ve Çin hava kuvvetlerinin 2025'te "Medeniyet Kartalı 2025" adıyla ilk ortak hava tatbikatını gerçekleştirmesi oldu. Tatbikata Çin'in J-10C savaş uçakları, YU-20 havadan yakıt ikmal uçağı ve KJ-500 erken uyarı ve kontrol uçağı ile katılması, Pekin'in Kahire ile olan ortaklığa verdiği önemi gözler önüne serdi.
Mısır, yeni Çin sistemlerini, envanterinde bulunan ABD (AN/TPS-78), Fransız (Thales GM400) ve Rus (Protivnik-GE, Buk-M2, Tor-M2) menşeli radar ve hava savunma sistemleriyle entegre ederek çok katmanlı bir savunma mimarisi oluşturuyor. Bu entegre yapı, Mısır'ın Süveyş Kanalı, Kızıldeniz yaklaşımları ve Sina Yarımadası gibi stratejik bölgelerini, farklı menzillerdeki hava tehditlerine karşı koruma kapasitesini önemli ölçüde artırıyor.
Kahire'nin bu hamlesi, Orta Doğu'da Çin'in artan rolünü ve ülkelerin tek bir tedarikçiye olan bağımlılıklarını azaltarak stratejik otonomilerini güçlendirme arayışlarını yansıtan kritik bir gelişme olarak kaydedildi.
