İslâm düşmanı, kuduz Leman Dergisi, Peygamber Efendimiz’i ve Hz. Musa’yı hedef alan karikatürüyle büyük bir alçaklığa daha imza attı.
26 Haziran tarihli sayılarında, Hazret-i Musa Aleyhisselâm ve Peygamber Efendimiz’i haşa resmetmeye kalkıp, altında bombalanan Gazze’yi göstererek, Gazze’de yapılan katliamın sorumlusunun Batı ve Netanyahu değil de peygamberler olduğu kastedildi. Buradaki soykırımın, zulmün faturası da yine İslâm’a kesilmeye çalışıldı.
İslâm’a ve kutsal değerlere yönelik bu saldırı, Müslüman Anadolu’da da büyük tepkiyle karşılandı. Başta İbdacılar olmak üzere İstanbul’un birçok bölgesinden Leman’ın önüne gelen Müslümanlar, Leman’ın ofisini taşladı, “Dişe diş, kana kan, intikam, intikam!”, “Muhammed’e can feda” sloganları attı ve derginin tamamen kapatılmasını istedi.
Büyük Doğu Akıncıları (BDA) İstanbul İl Başkanı Alper Kaan Aykut, eylemde yaptığı açıklamada “Burası Müslüman Anadolu toprağı. Herkes şunu unutmasın: Ya biz gideceğiz ya onlar gidecek. Ya onlar ölecekler ya biz öleceğiz. Allah Resulü bizim canımızdan malımızdan değerli. Biz o nurla can vermeye de can almaya da hazırız!” dedi.
Soruşturma başlatıldı
Karikatürü çizen Doğan Pehlevan ile ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "dini değerleri alenen aşağılama" sebebiyle re’sen soruşturma başlatıldı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bu çirkin saldırının hukuki karşılığının verileceğini açıklarken, Leman dergisinin iki genel yayın yönetmeni, yazı işleri müdürü ve karikatürist Pehlevan hakkında gözaltı kararı verildi.
Charlie Hebdo’ya destek verdiği bilinen Leman’ın bu alçaklığı, İslâm düşmanlığının sistematik hale geldiğini gösteriyor. Özellikle İslâm topraklarında bu alçaklığı rahat bir şekilde yapabiliyor olmaları bile; hukuk olarak kendi din ve değerlerimize sahip çıkılmadığını bir kez daha ortaya koyuyor. İslâm düşmanları bu cesareti, Kemalist rejimin Müslümanlara biçtiği payeden, Müslümanları soktuğu parya muamelesinden alıyor. Çünkü bu Allahsızlar da biliyor ki, gözaltına alınıp bir gün sonra serbest bırakılacaklar. Bunlar da biliyor ki, bu ülkede dini değerleri aşağılamak suç olduğu halde ceza verilmiyor veya yarım yamalak cezalarla bu tür alçaklıklar normalleştiriliyor, meşru hale getiriliyor.
Baran Dergisi’nden açıklama
Leman Dergisi’nin bu alçakça hareketinin hemen ardından Baran Dergisi olarak hadiseye dair sitemizden açıklama yaptık ve Müslümanları da bu hakaretin karşılığını vermeye davet ettik.
İşte açıklamamız:
Leman Dergisi ateşle oynuyor: Bedeli ağır olacak!
Leman Dergisi, Allah Resûlü’nü ve Hazret-i Musa Aleyhisselâm’ı hedef alan çirkin karikatürle küstahlığın sınırlarını bir kez daha zorlamıştır. Peygamber Efendimize dil uzatmanın, müstehzi karikatürlerle aşağılamaya kalkışmanın hesabı sorulmadan kapanmayacaktır.
Bu topraklarda Allah Resûlü üzerinden istihza yapmaya kalkan, milletin imanını tahkir eden hiçbir yayın barınamaz. Leman Dergisi, İslâm düşmanlığına mizah kılıfı biçerek kendince kahkaha devşireceğini sanmaktadır. Oysa bu topraklar, Peygamberine sahip çıkmayı varlık şartı sayar. Kahkaha yerine ne devşireceğinizi göreceksiniz.
Bu fitne yayınına sesleniyoruz: İnancımıza saldırının karşılıksız kalacağını düşünmek büyük gaflettir. Hadsizliğinizin faturasını hem hukuk önünde hem sokakta ödeyeceksiniz. Bu millet, Peygamber aşkını canından üstün tutar. Siz, milletin hassasiyetini ölçmeye yönelik bu teşebbüsünüzün bedeliyle yüzleşeceksiniz.
Leman’ın attığı bu adım, yalnızca kendisini değil, ardındaki tüm destekçileri de hedef tahtasına koymuştur. Müslümanların izzetine uzanan her el, kırılacaktır.
Bu millet, Peygamberine uzanan dili kökünden kesecek, eli kıracak kadar hasbidir.
Bu, suskun kalmayacağımızın, imanımıza sahip çıkacağımızın ve bedeli ne olursa olsun bu ihaneti affetmeyeceğimizin ilanıdır.
Leman’ın daha önceki alçaklıkları
1991 yılından bu yana güya “mizah” adına yayın yapan Leman, başörtüsünü küçük düşürmekten peygamber tasvirine kadar uzanan sayısız alçaklıklar yaptı. Hiçbirinde de tam manasıyla ceza almadı.
●2007’de “Tavşan kulaklı türban” karikatürü yapıldı. Kapakta başörtülü genç bir kadının örtüsü tavşan kulağına dönüştürüldü.
●2015’te “Charlie Hebdo” özel sayısı yapıldı. Peygamberimize hakaret eden Charlie Hebdo’ya saldıran Kuaşi Kardeşler’in hemen ardından Leman, özel sayı yaptı ve alçakça karikatürleri “ifade özgürlüğü” başlığıyla sahiplenerek yeniden bastı.
●2016’da 15 Temmuz alay konusu edildi. 15 Temmuz’un hemen ertesinde çıkan sayıda darbeci askerler “Allahu ekber” sloganı atarken resmedildi. Darbeyi yapanların da Müslüman olduğu iddia edildi.
●2023’te “Yaşasın Cumhuriyet” manşetiyle yayımladıkları sayıda, Mustafa Kemal’in at üzerindeki çizimiyle birlikte, altına çirkinleştirilmiş yüzlerle tasvir ettikleri sarıklı ve sakallı Müslüman figürler yer aldı. Burada da yine Müslümanlar alaya alındı. İslam’a hakaret eden bu piçlerin hangi ideolojiden beslendikleri de artık aşikâr!
Ayrıca 1991’den bu zamana kadar birçok yayınlarında İslâmî değerleri alaya alıp; kendilerinde olan (barbar, cahil, şehvetperest) sıfatları bu değerlere yüklüyorlar. Derginin çalışanları da kendi sosyal medya hesaplarından İslâm’a hakaret içeren paylaşımları ortaya çıktı.
Leman’ın Charlie Hebdo ile kardeşliği
Hatırlanacağı gibi Leman, daha önce de İslâm düşmanı Fransız karikatür dergisi Charlie Hebdo'ya destek çıkarak safını belli etmişti. Allah Resulü’ne hakaret içerikli karikatürler yayınlayan ve 2015'te bir saldırıya uğrayan Charlie Hebdo için özel sayı çıkaran Leman'ın bu son piçliği, kökleşmiş İslâm düşmanlığının bir başka tezahürü olarak kayıtlara geçti.
Her yönüyle Charlie Hebdo’ya benzeyen ve onlar gibi alçaklık yapmayı kendilerine vazife edinen Leman Dergisi’nin tek eksik tarafı Kuaşi Kardeşler’le karşılaşmamış olmaları. Elbette yeni onlarca Kuaşi Kardeşler bunun hesabını soracak ve sizi ne içeride ne de dışarıda nefes alamaz hale getirecektir.
Leman’ı destekleyen haber siteleri
Sözcü, Onedio, Diken, Bianet, Medyascope gibi Kemalist haber siteleri bu alçaklığa “iddia, tasvir” dedi. Sadece Leman’ın açıklamalarını vererek yapılanı normalmiş gibi gösterdi. Müslümanların tepkisini ise ön plana çıkardılar. Cumhuriyet de “Leman’a saldırı” olarak verdi haberi. BirGün ise haberi “hedef gösterilen”, “tasvir edilen” olarak verdi.
Leman’ın pişkince savunmalarının altına ve Ali Yerlikaya’nın paylaşımı altına, Türkiye’de tepelenmesi gereken Kemalistlerce, karikatürün suç olmadığı, yapılanın normal olduğu, Peygamberi çizmenin suç olmadığı, Leman’a haksızlık yapıldığı, laik hukuk devleti olduğu gibi alçaklığı destekleyen yorumlar yapıldı. Bu da gösteriyor ki, Türkiye’de Kemalizm eliyle artan İslâm düşmanlığı had safhaya çıkmış durumda. Bu da memlekette ne çok Yahudileşmiş Kemalistlerin türediğini gözler önüne seriyor.
Müslüman milletin Leman’a tepkisi
Büyük Doğu Akıncıları başta olmak üzere Taksim’de yer alan Leman Dergisi’nin alçaklığına yüzlerce Müslüman tepki gösterdi. Ardından birçok siyasetçi, yazar, akademisyen de bu alçaklığı protesto edip kapatılması talebinde bulundu.
Tepki gösteren bazı isimler:
Seyda Feyzullah Konyevi: Bizim hayatımız da ölümümüz de alemlerin Rabbi olan Allah içindir. Ona ve Peygamberlerine canımızı da malımızı feda ederiz. O'na ve Peygamberlerine uzanan dillere de ellere de gül uzatacak değiliz. Hiç kimseye yaptığı pislik; yanına da yarına da kâr kalmaz. Unutmayacağız...
Muhammed Yazıcı: Allah lanet etsin size, buna cesaret edebildiğiniz için de yazıklar olsun bize. Bu gece bu paçavraya “peygamber efendimiz” dedirttin ey Müslüman, gururlan. Belki bunu yapmaya cesaret edebilmelerinin üzerimizdeki ayıbını bir nebze örter.
Melikşah Sezen: Fikirde piç olan bilmez kavgayı. Dövüşü kaçaktır, sığınır sanata. Hasımdır ceddinin ruh köküne, Düşük çocuğudur bir veled-i zinanın.
Ercan Yıldırım: Peygamber Efendimiz’e Leman’ın yaptığı… suret çizimi, karikatür, şedit Kemalist dönemde bile gerçekleşmedi. Bu cesareti bulabilmeleri cehaletlerinden değil meydan okumalarından… Müslümanlara adeta yoklama çekiyorlar… İslam’a lakaytlık, inançsızlık, sekülerizm arttığından, daha büyük ataklar için sınama yapıyorlar. Bunları yapanlar kadar, bu numaraları fikir-inanç hürriyeti, özgürlük gibi kavramlarla açıklamaya yeltenen kim varsa hepsini aynı görmek, bir daha niyetlenemeyecek şekilde provokasyonlarını geldiği yere göndermek gerek. İnançsızlık çağının eşiğindeyiz; bu eğilimlerin Türkiye’de nüvelenip güçlenmesinin önüne geçmeli!
İhsan Şenocak: Sabatay Sevi çocukları Peygamberimiz’e(sav) hakaret ettiğinde susarsak, dilimiz kurusun! Leman gibi küfürnameleri tarihin çöplüğüne göndermezsek elimiz kurusun! Bu baldır bacak komisyonu derginin anlayacağı cevap tektir o da bellidir.
Ömer Faruk Korkmaz: Resûlullah -aleyhissalâ vesselâm-'a dil uzatanlar, tarihin her döneminde rezil olmuş; isimleri lanetle, O'nun ismi ise salâtla anılmıştır. Bu paçavralara tepki göstermek ve haddini bildirmek imanın en net göstergelerindendir.
Mustafa Armağan: Peygamber Efendimize (sav) hakaret eden alçak karikatürist ters kelepçeyle göz altına alındı. Bunlara fırsat vermeyeceğiz.
Hukukumuz bu kubur deliğini kapatmaya yetmiyor mu?
Varlıklarını Allah Resûlüne, İslâm’a, değerlerimize düşmanlık yaparak göstermeye çalışan Leman Dergisi de, Kemalist hukuktan faydalanarak diğer İslâm düşmanları gibi dine ve peygambere hakaret edebilecek cesareti bulabiliyor. Çünkü mukaddesatımızı hedef alan saldırılarak verilen cezalar çok komik. Aziz bildiğimiz, gerekirse canımızı, çoluk çocuğumuzu uğruna feda edebileceğimiz değerlerimize hakaret etmenin cezası, bir kapıdan girip diğer kapıdan çıkmak oluyor. Hukuktaki mevcut müeyyideler değerlerimizi korumaya yönelik hiçbir işe yaramıyor. “İfade özgürlüğü” perdesi altında mukaddesata saldırı meşrulaştırılıyor. Bu rezilliklerin önüne geçmek üzere yalnız kanun değil yanı zamanda yapılacak düzenlemeyle beraber mukaddesatımızın Anayasa teminatı altına alınması icab ediyor.
Baran Dergisi