Türkiye'nin eski Sosyalistlerinden siyasetçi ve yazar Mihri Belli’nin, gazeteci Muharrem Coşkun ile yaptığı röportajlar yayınlandı. Röportajda Mihri Belli, Mustafa Kemal’in diktatör olduğunu, harf devriminin büyük bir hata olduğunu ve Lozan'da tavizler verildiğini söyledi.

Cumhuriyet’in kuruluşu hakkında konuşan Belli, “Cumhuriyet bir jakoben düzenidir. Mustafa Kemal diktatördü ama halkın önemli kesimini arkasında taşıyan bir diktatördü. Şeyh Said’e, saltanata karşı diktatördü. Mustafa Kemal Meclis’i kalpakla dua ederek açtı, karısı da başörtülüydü. O zaman mecburdu geleneklere uymaya. Ondan sonra kuruldu düzeni. Kurtuluş savaşında dincilerle ittifak halinde yaptı. Kendisi dinci değildi. Sonra sonra rengini gösterdi. Takiye yaptı. Mustafa Kemal hatalı büyük önder. İttifakı korumak için böyle bir takiyeye ihtiyaç duyuyor.” dedi.

"İstikal Mahkemeleri'nde her gün 5-10 kişiyi asıyorlardı"

"Lozan’da tavizler verildi. Şapka giymeyenlere ceza veriliyordu. İstiklal Mahkemeleri rezaletti. Adam bulamıyordu Kılıç Ali. Bizim Hikmet Kıvılcımlı, ‘Gözümüzün önünde her gün 5-10 kişiyi götürüp asıyorlar.’ diye anlatıyordu.

Mustafa Kemal, Ali Rıza Bey’e soruyor kaç silahlı adam toplarsın diye. Ali Rıza, hapishaneleri sayarsan bin kişiyi bulur diyor. Bin kişiyi kontrol edemeyiz diye idam ediyor. Çünkü devlet kuruyorsun. Hapishaneleri basıyor ve gençleri toplayıp toplayıp asıyor.

“Biz harf devrimiyle kendi ulusal kültürümüzden utandık”

İstiklal Mahkemeleri sağdan adam astı, soldan adam asmadı. Soldaki adam tehlike değildi. Ben notlarımı eski Türkçe alıyorum. Daha kolay daha kısa oluyor. Biz harf devrimiyle kendi ulusal kültürümüzden utandık. Bu yanlıştı.”

Röportajın tamamı:

Mihri Belli kimdir?

Mihri Belli, 1916 yılında İstanbul'un Silivri ilçesinde doğdu. Robert Koleji'nde öğrenim gördü. Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Mississippi Üniversitesi'nde iktisat eğitimi aldı. Bu dönemde çeşitli siyasi faaliyetler içerisinde yer aldı. 1940 senesinde de ülkesine dönerek Türkiye Komünist Partisi'ne katıldı. 1942'de de TKP'nin merkez komite üyeliğine seçildi. 1943-1944 yılları arasında da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde Ordinaryüs Profesör Fritz Neumark’ın asistanlığını yaptı. Ayrıca İlerici Gençler Birliği'nin örgütlenmesinde de büyük rol oynadı. 1944'de hakkında yapılan soruşturma kapsamında tutuklanarak 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 1946'da da yurtdışına çıktı. 1946-1949 yılları arasında Yunanistan'da yaşanan iç savaşta gönüllü olarak solcu gerillaların safında savaştı.

1950 senesinde de Türkiye'ye döndü. Fakat bir süre sonra yeniden tutuklandı ve 7 yıl hapse mahkum edildi. Tahliyesi'nin ardından Yeni Yol, Türk Solu, Yön, ile Aydınlık dergilerinde yazılar yazdı. 1960-1968-1969'da da yazdığı yazılar sebebiyle üç kez tutuklandı. 12 Mart 1971 askeri darbesi sırasında da tekrar yurtdışına çıktı. 1974 yılında ilan edilen genel afla da yurda döndü. Bu dönemde Türkiye Emekçi Partisi'nin (TEP) kurulmasında büyük rol oynadı. 1974'de de partinin genel başkanı oldu. 1979'da da uğradığı bir silahlı saldırı sonucu ağır yaralandı. Öte yandan TEP'in 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından kapatılması üzerine tekrar yurtdışına çıkarak İsveç'e yerleşti. 1992'de de ülkeye döndü. Mihri Belli, 16 Ağustos 2011 tarihinde İstanbul'da hayatını kaybetti.

Eserleri

Savcı Konuştu, Söz Sanığındır, Milli Demokratik Devrim, Yazılar, Devrimci Hareketimizin Eleştirisi, TKP'nin Tarihsel Konumu, Solda Birlik İçin, Rigas'ın Dediği, Anılar II cilt, Gurbetten Notlar -Türkiye Solu, Yaratıcı Marksizm ve Dünya Üstüne