Boğaziçi Üniversitesi’nde protestolar devam ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir süredir beklenen karara imzayı attı ve kendi atadığı rektör Melih Bulu’yu görevden aldı. İstenmeyen ve protesto edilen rektörün görevden alınması ilk bakışta Erdoğan’ın geri adım attığı şeklinde yorumlandı. Buna mukabil Bulu’nun görevden alınma sebebi geri adım değil, bilakis rektörün pasifist ve muvazaacı tavrıydı. Nitekim yerine vekaleten atanan Naci İnci’nin protestocu akademisyenlere karşı aldığı tavır ve uygulamaları bunun ispatı oldu.

“Ak Parti içindeki AKP’lileri tasvir eder misiniz?” diye bir sual sorsak zannediyoruz ki verilen cevapların ekserisinde mamacı, muvazaacı, yavşak kelimeleri geçer. Yani halk nazarında “AKP”li demek menfaati için her şeyi yapan, düşmana şirin gözükerek onlardan takdir kazanacağını zanneden, cesaretten azade bir tiptir. Bu vaziyetleriyle gerçekten gözükara ve iş yapmaya çalışan biri varsa da onun sırtına yük olmaktan başka yaradıkları bir halt yoktur. Şimdi bu tarifi aklımızda tutarak devam edelim.

Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanan Melih Bulu, hem akademisyenler hem de sözde öğrenciler tarafından aşağılayıcı ifadelerle protesto edilirken bile protestoculara şirin gözükmek için elinden gelen her şeyi yaptı. Sosyal medyada türlü şebekliklerin yanısıra “Ben gençliğimde CHP’liydim.” gibi herzeler içeren röportajlar dahi verdi.

Melih Bulu, göreve geldiğinde kendisinden istenenin ne olduğu açıkça ifade edilmesine rağmen yapması gerekeni ise yapmadı. Hatta bu yönde “yapacağım” diyerek oyalamaktan başka hiç bir şey yapmadı. Kendisinden önce Dingo’nun ahırına dönen, ajanların cirit attığı, prosedürlerin uygulanmadığı ve memleket düşmanlarına iltimas geçilen Boğaziçi’nde, sadece kanuni yolu takip ederek rahatlıkla yapabileceği temizliği “tüm uyarılara rağmen” yapmaya cesaret edemedi. Koltuğunu düşmana şirin görünmek suretiyle korumak derdine düşünce de koltuğundan oldu.

Bulu’nun izlemiş olduğu “siyaset” aslında hiç de yabancı değil. Biz bu tarzı senelerdir iktidarda olmasına rağmen her defasında belki bizi severler diye Kemalistlere yamanmak için taklalar atan AKP’den bilmiyor muyuz? Biz biliyoruz, peki ya Cumhurbaşkanı Erdoğan? Rektöre niçin kızıyor ki? Madem bu tıynetteki adamları görevden alıyor, o zaman AKP’lilere de bir an evvel aynı muamelede bulunmasını milletle beraber sabırsızlıkla bekliyoruz.