Eskiden Almanya hapishanelerinde insanlara psikolojik destek verip, İslâm’ı tebliğ eden bir ağabeyle tanıştım. Allah gayretini artırsın, hidayete vesile oluyor... Merak ettiğim bir şey vardı, soruverdim: “Hıristiyanlık değil de niçin İslâm’ı seçiyor insanlar?..” Bu suâlime şöyle cevap verdi: “İnsanlar kilisede sorgulamaya başladığında, papaz ‘tehlikeli sulardasın, dinden çıkarsın!’ diyor.”

Şüphenin ortadan kalkması için en iyi yöntem saklamak değildir. Araştırmaktan korkmamak lâzım... Buyuruldu: “Eğer bilmiyorsanız bilgi sahibi olanlara sorun.” İçimizde ukde kalkmış şeyler, bir gün karşımıza çıktığında apışıp kalabiliriz. Bir Müslüman olarak, deizm, ateizm ve agnostizm gibi akımlar karşısında savunma ve saldırıya hazır olmalıyız. Dinimizi öğrenmeye çalışmak, hayatımızı buna göre şekillendirmek için ille de şüphe duymamıza gerek yok. Bu bizim aslî görevlerimizden bir tanesidir. Bir dönemler, eğitim aldığım kurumdaki hocalara anlamadığım ve öğrenmek istediğim şeyler hakkında sorular yöneltince bana yukarıda bahsettiğim papazlar gibi cevap vermişti. Hatta saçmasapan şeylerle itham edilmiştim.

Eğer kalbimizde hâlis bir niyet ile araştırma içerisine girdiysek Allah-u Teâlâ bizlere doğru yolu gösterecektir. O yüzden her işin başında olması gerektiği gibi sorgulama, araştırma yaparken de hâlis niyetli olmak zorundayız. Sorgulama yöntemimiz ise niyetimiz gibi hâlis olmalıdır. Pek çok kişi sorgulama yaparken önceden inandığı teze dayanak iş yapmaktadır. Birçok ateist Kur’an-ı Kerim’i Müslümanları münakaşada yenebilmek için okuyor. Ateistin niyeti burada halis değildir... Allah büyüktür tabiî, kime nasıl hidayet vereceği belli olmaz. Ateistin inkârının altında birçok sebep yatar, ayrıca işlenilmesi gereken bir mesele.

Velhâsıl geleceğim nokta şudur: Mü’min kimse, hayatının her bir noktasında emin adımlar atmalı, İslâm’ın ne buyurduğunu, neye nasıl davranması gerektiğini bilmeli. “Sorgulama”yı yalnızca inanç bahsinde değil, hayatın diğer meselelerinde hatırımızda tutmalıyız. Günümüzde yeme-içme, arkadaşlık, ticaret vs şeylerde bile şüphe hâkimdir. Allah Resûlü buyurdu: “Sana şüphe veren şeyi bırak, şüphe etmediğini yap!”

Dipnotlar

1-Nahl. 43.

2-Buharî, Büyü 3; Tirmizî, Kıyâme 60.

Baran Dergisi 723.Sayı