Her darbenin başarılı olması halinde iktidara gelecek bir siyasi ayağı olacağı, dolayısıyla 15 Temmuz’un da bir siyasi ayağı olması gerektiği 5 senedir dillendirilen, konuşulan, tartışılan ve genel kabul gören bir tez olarak karşımızda duruyor. Zaman zaman bu mesele etrafındaki tartışma hararetleniyor ve herkes birbirini darbenin siyasi ayağı olmakla itham ediyor. Nitekim geçtiğimiz hafta 15 Temmuz’un sene-i devriyesi olması sebebiyle “darbenin siyasi ayağı kim?” tartışması yeniden başladı.

Muhalefet kanadı geçmişte FETÖ ile olan ittifakından ötürü iktidarı darbenin siyasi ayağı olarak vasfedip, 15 Temmuz’u tiyatro kabilinden bir hareket olarak niteleyerek bu şanlı kıyamın itibarını zedelemeye çalışırken; iktidar kanadı ise FETÖ’nün tezlerini dillendirmesinden, FETÖ’cülere sahip çıkmasından ve 15 Temmuz’un itibarını zedeleme teşebbüsünden dolayı bilhassa CHP’nin darbenin siyasi ayağı olduğunu iddia ediyor.
Malum olduğu üzere CHP, Batılı değerlere nisbetle inşa edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisidir. Batıcılığın memleketimizdeki ocağı olan CHP, her sahada reddi miras yaparak cemiyetimizi öz değerlerinden koparmak için elinden geleni yapmıştır. Dolayısıyla Batıcı rejimin kendisi mesabesindedir ve yine bundan sebep CHP’nin hayat hakkı bulduğu Türkiye’de, bir parti isterse yüzde 90 oy ile iktidar olsun, yine de iktidar CHP’dir. Yüzde 90 oyla iktidara gelen partinin lideri dahi CHP’nin ilk genel başkanını “Ulu Önder” diye niteler, onun Müslümanlara reva gördüğü cefayı görmezden gelerek methiyeler düzer, İslam’ın yerine koyulmak üzere inşa edilen sivil dinin “kutsal” günlerinde onun makamına gidip hürmetlerini sunar…

Türkiye’de Müslüman Anadolu halkına karşı girişilmiş her hareketin altında CHP vardır. Halk ona hiçbir zaman teveccüh göstermese de, o rejimin sahibi olmasından dolayı elinde bulundurduğu güçle memleketi fesada sürükleyecek her türlü hareketin yönlendiricisi konumundadır. Yine Müslüman cemiyete karşı faaliyet yürüten tüm odakların babası Batıcı Kemalizm, onun müesseseleşmiş hali ise CHP’dir.

Bu bakımdan CHP darbenin siyasi ayağı değil, bu memlekete ve insanımıza vurulan darbenin tâ kendisidir. Bugüne kadar memleketi kurtarmak davasında iddiacı olarak iktidara talip olan herkes nasıl ki CHP’ye karşı olmak suretiyle iktidarı elde etmişse, samimiyetini göstermesinin yolu Batıcı rejimi değiştirmekten ve  CHP’yi yemekten geçer.. Bunu yapamayanı ise CHP yer. Bugüne kadar hep olduğu gibi…